Suudi Arabistan’da Udun Kokusu: Cennetten Gelen Bir Miras
- Prof.Dr.Sabri ERBAŞ
- 3 gün önce
- 3 dakikada okunur

Udun (agar ağacı) kokusunu bir kez duyanlar, onu kolay kolay unutamaz. Reçineli, derin, gizemli… Ve aynı zamanda kutsal. Suudi Arabistan’da ud sadece bir koku değil; bir hafıza, bir miras, bir yaşam biçimi. Peki bu kokunun izini sürdüğümüzde bizi nasıl bir hikâye bekliyor?
1. Koku Öncesi Bir Zaman: İslam’dan Önce Ud
Modern Suudi Arabistan kurulmadan çok önce, çöl kervanlarının geçiş yollarında ud kokusu yankılanıyordu. Aquilaria ağaçlarından elde edilen bu özel reçineli odun, uzak doğudan taşınarak Arap yarımadasına ulaşıyor; meditasyonlarda yakılıyor, ruhsal arınma ve törensel geçişlerde kullanılıyordu.
Kokunun kutsallaşması ise İslam’ın doğuşuyla birlikte gerçekleşti. Hz. Muhammed’in ud kokusunu “cennet kokusu” olarak tarif ettiği rivayet edilir. Bu, sadece bir beğeni değil, aynı zamanda bir sünnettir. Bugün hâlâ cuma namazı öncesi hazırlıklarda, bayramlarda ya da cenaze törenlerinde ud dumanı Suudi yaşamının bir parçası olarak yer alır.
2. Seyyahların Satır Arasında Ud
14.yüzyılda Arap dünyasını karış karış gezen ünlü seyyah İbn Battûta, Mekke ve Medine’de udun nasıl kullanıldığını detaylı biçimde anlatır. Hac mevsiminde kutsal şehir ud dumanına bürünür, bu koku hem ibadet alanlarını arındırır hem de hacıların yolculuğuna anlam katar.
Aynı zamanda bu odun, tıbbi anlamda da oldukça değerliydi. Baş ağrısından sinirsel rahatsızlıklara, solunum yolları hastalıklarından bedensel yorgunluğa kadar pek çok alanda reçetelerde kendine yer buluyordu.
3. Suudi Kültüründe Udun Yeri
Ud, Suudi toplumunda hâlâ zarafetin, cömertliğin ve geleneksel misafirperverliğin simgesi. Düğünlerde, bayram sabahlarında, önemli ziyaretlerde… Her yerde karşımıza çıkıyor.
• Evlerde odalar udla kokulandırılır,
• Namazdan önce ud yağı elbiselere ya da cilde sürülür,
• Saf odun parçaları özel kutularda hediye edilir.
Bir sohbet konusu, bir koleksiyon tutkusu, hatta bir meslek dalı olarak yaşatılır ud. Kimileri ud damıtıcılarını “şarap sommelier’lerinin Suudi versiyonu” olarak tanımlar.

4. Ud Nerede Yetişir, Nasıl Üretilir?
Suudi Arabistan’ın çöllerinde ud ağaçları yetişmese de, bu kutsal koku, uzak diyarlardan gelen bir hazine gibi değer görüyor. Aquilaria ağaçlarının reçinesi, Hindistan’ın nemli ormanlarından Kamboçya’nın tropikal yaylalarına, Endonezya’nın gür bitki örtüsüne kadar uzanan bir yolculukla Suudi Arabistan’a ulaşıyor. Ancak bu ağaçların yalnızca %1-10’u, özel bir mantar enfeksiyonu sayesinde değerli ud reçinesini üretiyor; bu da udu doğanın en nadir armağanlarından biri kılıyor.
Suudi Arabistan Krallığı, dünyanın en büyük oud ağacı ithalatçı ve tüccarlarından biri. Vergi ve Gümrük İdaresi'nin resmi verilerine göre Krallık 2023'ün ikinci yarısı ile 2024'ün ilk çeyreği arasında 1.145.498 kilogram ud ve 1.513 kilogram ud yağı ithal etmiş. Fiyatlar, udun türüne ve kalitesine bağlı olarak önemli ölçüde değişiyor. Doğal ve nadir ud, kilogramı 400.000 SAR'a kadar ulaşabilen fiyatlara satılabiliyor. Ahşabın doğal özelliklerini değiştirmek için esansiyel yağlar, reçineler veya boyalar gibi aromasını ve görünümünü iyileştirmek için çeşitli işlemlerden geçirilen ıslah edilmiş ud ise, yağ içeriğinin kalitesi ve miktarı gibi faktörlere bağlı olarak ons başına 100 SAR ile 6.000 SAR arasında daha geniş bir fiyat aralığında değer buluyor. Suudi Arabistan'a en çok ud ihraç eden ülkeler ise Hindistan, Vietnam, Tayland, Kamboçya, Malezya ve Endonezya. Bu ülkeler, Suudi Arabistan'ın ud ithalatının büyük bir kısmını karşılarken, Kamboçya tek başına toplam ithalatın %50'sinden fazlasına sahip.
Yerli ustalar, ithal edilen bu odunları atölyelerinde bir sanat eseri gibi işliyor: Kimi fermente edilip damıtılarak yoğun, balzamik bir yağa dönüşüyor; kimi ise “bakhoor” adıyla tütsü formuna bürünüyor. Her ustanın sırrı farklı; bu yüzden her ud parçası, kendine özgü bir koku profili ve hikâye taşıyor.
5. Lüksle Buluşan Miras: Suudi Markaları
Bugün ud, yalnızca geleneksel değil aynı zamanda küresel bir koku ikonudur. Özellikle Suudi Arabistan merkezli markalar, onu modern parfümerinin yıldızına dönüştürdü:
• Arabian Oud
• Al Majed Oud
• Rasasi
• Ajmal
Bu markalar, ud kokusunu zarif şişelerde, çağdaş bir sunumla dünya pazarına taşıyor. Ancak bakhoor kültürü hâlâ evlerde, gündelik yaşamda varlığını sürdürüyor. Çünkü ud, Suudi halkı için geçmişle kurulan bir köprü gibi…
6. Gerçek Bir Ud Deneyimi Nerede Yaşanır?
Udun sadece şişedeki haliyle değil, tüten haliyle tanışmak istiyorsanız, rotanız belli:
• Riyad’daki Deira Çarşısı,
• Cidde’deki Al-Balad bölgesi.
Bu geleneksel sokaklarda tütsüler eşliğinde satıcılar sizi udun büyüsüne davet eder. Üfledikleri dumanda karar verirsiniz: Derin mi, yumuşak mı, uzun kalıcı mı?
Lüks alışveriş merkezlerinde ambalajlı ürünler satılsa da, gerçek deneyim pazarlıkla, koklayarak, dokunarak yaşanır.
7. Kokunun Ötesinde: Bir Miras, Bir Kimlik
Ud, Suudi Arabistan’da yalnızca bir parfüm değil. O, kutsal olanla gündelik olanı buluşturan bir geçiş kapısı. Tütsü dumanı geçmişten gelen bir dua gibi yükselirken, damıtılmış yağı modern dünyanın raflarında yerini alıyor. Her damla, binlerce yıllık bir geleneğin sessiz tanığı.
Bir miras bu… Ve hâlâ canlı, hâlâ derin, hâlâ büyüleyici.
Prof.Dr. Sabri Erbaş
Riyad, Suudi Arabistan Krallığı
Haziran 2025

Yorumlar