top of page
Yazarın fotoğrafıRâna Babaç

Güzeldere Şelalesi Tabiat Parkı Keşif Ziyareti


Kaz Dağları’nda altın madenleri için katledilen ağaçlarımız, o ağaçların ev sahibi olduğu nice tavşanlar, sincaplar, kaplumbağalar... Fethiye’de senelerdir Türkiye kartpostallarına konu olmuş mücevher gibi bir limanın kanalizasyon sarısına dönmesi... Göcek’te cayır cayır yanarak, insanın beş para etmezine kurban olan doğamız, geleceğimiz... Yine hayatı kirlettiğimiz, çirkinleştirdiğimiz bir yazı geride bıraktık.

Herkes seyirci kaldıklarımız ile ilgili sosyal medyada üç beş cümle ederek kendini iyi hissedebilir ama bir şeylerin değişmesi için asıl yapılması gereken harekete geçmek...

Ben; yaşadığımız bu kocaman ve her şeye rağmen, hala cennet ülkemizi (evimizi!) hiç bir şeyini değiştirmeden dahi koruma yöntemleri olduğuna inanıyorum. Yapmamız gereken en basit şeylerden birinin ise; farkına varmak, keşfetmek, ziyaret etmek ve paylaşmak olduğunu düşünüyorum.

Nasıl mı?

Kırsal kalkınma projeleri ile!

Geçtiğimiz Ağustos ayında cennet gibi bir yerdeydim ⛰ Gezme-tozma değil. Canım Sevil Gülsoy ile kırsal kalkınmayı, kırsalda köylüyle çalışarak nasıl geliştirebiliriz diye araştırdık 👩🏻‍🌾🌾 Batı Karadeniz’in en son ili Düzce’de var olan coğrafi zenginliklerimizi, nitelikli doğal ürünlerimizi ve bu ürünlerin geleneksel kullanım biçimlerini öğrendik... Tıbbi ve aromatik bitkilere ek olarak fındık kadar alıştığımız, çam kadar kıymetini bilmediğimiz ağaçlarımızı yeniden hayal ederek, alışılmamış ürün ve deneyimlere dönüştürmeyi değerlendirdik 🌲🌳

İşte bu seyahatten notlarım;

Yola çıktık. İlk durağımız Efteni Gölü.

Düzce Ovası’nda, çevre akarsuları kendinde toplayan bu göl şehir merkezine 25 km mesafede bir yaban hayat cenneti. 🐤 Orman Bakanlığından koruma statüsüne sahip göl, başta su kuşları olmak üzere 35’i kalıcı, 150 kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Hemen Düzce/Güzeldere yolu üzerine kurulu Efteni Gölü sosyal tesislerde güzel bir öğlen kahvesinin ardından ufak bir dürbünle seyir terasına çıktığınızda görebileceğiniz kuş türlerinden bazıları; tepeli beyaz balıkçıllar, angıtlar, sakarmekeler, kuğular, Sibirya kazları ve yeşilbaşlar 🌼 Göl çevresinde doğal yetişen tıbbi ve aromatik bitkilerden farklı olarak çevrede keşfedebileceğiniz bitkiler arasında; nilüferler, su mercimekleri, süsenler, düğün çiçekleri, söğüt ağaçları, diş budaklar ve kızıl ağaçlar gibi sucullar bulunuyor. 🐠 Gölün sakini olarak tespit edilen balık türleri arasında ise karabalık, sazan, turna, tahta balığı, kızılkanat, karakanat, dikenli balık, kadınak, tatlısu hamsisi, akbalık ve yılanbalığı var.

Gölden sonra tırmanmaya başlıyoruz. Biblo gibi dağ köyleri ile bezeli ve oldukça rahat bir yol. Hedefimiz ise bizleri evlerinde ağırlayacak tonton bir çiftin yaşadığı Güzeldere köyü.

730m yükseklikte, fındıklıklar ve yaşlı ormanlarla çevrili bir cennet Güzeldere 🌲 Hem de her köşesinde sizin için bir sürprizi var... Kayın, gürgen, ıhlamur ve çam ağaçları ile bezeli Güzeldere Tabiat Parkı içerisinde bulunan Güzeldere Şelalesi gerçekten büyüleyici. Şelale’ye yaptığınız bol oksijenli bir yürüyüşün ardından, hemen yolun üzerinde karşınıza Vahit’in Yeri çıkıyor. Dikey limitte bir alabalık çiftliği burası. Günü kapatırken ister güzel bir alabalık ziyafeti çekin 🐟 isterseniz de müthiş bir dağ manzarasının içerisinden, ufukta bütün ihtişamıyla batmakta olan güneşe karşı taze demlenmiş çayınızı veya türk kahvenizi yudumlayın...

Bizi evinde misafir eden sevgili Ayşe teyze ise tam bir 10 parmağında 10 marifet, tonton nine.

Ayşe teyze köye vardığımız saati düşünerek - kendi ifadesiyle *sadece* un, maya ve tuzu bir araya getirmek suretiyle - HARİKA bir ekmek hazırlamıştı bizler için. Biz eve girer girmez de sobaya attı tepsileri sırayla ve çevire çevire pişirmeye başladı. Bir yandan da ateşi takip ederek sobasını meşe odunlarıyla besliyordu... Soba ekmeği, ev yapımı tereyağı ile nasıl servis edilir biz o gün Ayşe teyzeden öğrendik. Kokusu hala burnumda.

Öğle yemeğinde bu ekmeyi yedikten sonra insanın hem ruhu hem midesi doyuyor... Akşam yemeğine kadar da acıkmıyor. Akşam yemeğinde ise Ayşe teyzenin taze fasülye kızartmasını yedikten sonra mis kokulu çarşafların arasında bol oksijenli derin bir uyku çektik!

"Taze fasulye kızartması mı!?" demeyin. O gün bahçesinden bize bu yemeği yapmak için topladığı taze fasülyeleri ayıkladıktan sonra ayçiçek yağında kavurduğu soğanın üzerine attı... Pişmesine yakında iki, üç diş de sarımsak. “Ayşe teyze akşam yemeğinde fasülye kızartacakmış, aşağıdaki alabalık lokantasına mı gitsek?” şeklinde panik sinyalleri verenlerimiz dahi utandı.

Son olarak altını çizmek isterim; Güzeldere ziyaretine hakkını vermek istiyorsanız, kaliteli bir uyku gerçekten şart.. Yoksa sabah 8’den önce kalkıp da evin nazlı kızını sağacak enerjiyi kendinizde bulamayabilirsiniz 🐮

Güzeldere Şelalesi Tabiat Parkı’nda Ayşe teyzeyi ziyaret etmek, gerçek bir köy hayatı deneyimi yaşamak isterseniz telefon numarası 0543 610 73 93 ☎️ Gecelik konaklama ücreti oda kahvaltı & gün içerisinde atıştırmalıklar dahil kişi başı 120TL 👵🏼

Peki Güzeldere’ye gittiğinizde neler yapabilirsiniz?

🌳 Ayşe teyzeye güğümle su taşıyabilir, bu su ile demlenen çayın yanına soba ekmeği ve ev tereyağı ile yol yorgunluğunuzu atabilirsiniz

🌳 Sezonuna göre fındıklıklarda dalından taze fındık toplayıp yiyebilirsiniz

🌳 Güzeldere şelalesini ziyaret edebilirsiniz

🌳 Kayın, gürgen ve ıhlamur ağaçları ile bezeli ormanlarda yürüyüş yapabilir, yol boyunca kayaları çatlatarak akan derelerden su içebilirsiniz

🌳 Vahit’in yerinde alabalık yiyebilir ve güzel bir türk kahvesiyle güneşi batırabilirsiniz

🌳 Sabah erken kalkmayı başarabilirseniz süt sağabilir ve kahvaltı için taze yumurta toplayabilirsiniz

🌳 Gerçek köy kahvaltısının ne olduğunu ve nasıl yendiğini birinci elden deneyimleyebilirsiniz

🌳 Ayşe teyzeden yufka açmayı öğrenebilirsiniz

🌳 Kuş gözlemi yapabilirsiniz

🌳 Yol boyunca yeşilin her tonunu barındıran yaşlı ormanlara kurulu güzel dağ köylerini ve Düzce’yi kuşbakışı izleyebilirsiniz

Ben Ayşe teyzeyi ziyaret eder bir çayını içerim ama akşam da rahat bir bungalovda kalsam daha iyi diyenler için ise Şelale çevresinde resimde görmüş olduğunuz keyifli kütük ev alternatifleri de mevcut...

Ben bu ziyaretimde Düzce Üniversitesi, Düzce Belediyesi ve kırsal kalkınma/tıbbi bitkiler alanına ilgi duyan (özellikle yerli) girişimcilerin, burada köylü ile çalışarak Düzce’nin dağ köylerini harika bir kırsal turizm noktasına dönüştürebileceğine ve sıradan olduğunu düşündüğümüz bitkilerden nitelikli yöresel ürünler yaratabileceğine ben bu ziyaretimde 100% inandım.

Köylümüzü ziyaret ederek, evlerinde kalarak, sofralarına ortak olarak, onların günlük hayatlarını deneyime dönüştürerek ve bu şekilde kendi ellerindekilerin farkına varmalarını ve sahip çıkmalarını sağlayarak; ekonomik fark yaratmanın gerçekten mümkün olduğunu düşünüyorum, görüyorum.

Elimizi taşın altına sokmanın bu kadar kolay ve keyifli bir alternatifi her zaman olmuyor...

Kırsaldaki varlığımızı arttırarak, milli servetimize Türkiye’nin her yerinde, her gün sahip çıkarak; ormanlarımızı, köylerimizi ve limanlarımızı unutulmuş, kullanılmayan, kimsenin gidip görmediği yerler olmaktan kurtarabiliriz.

Kesin bir çözüm değil ama durgun sulara atılacak bir taştır.


Комментарии


bottom of page